Söz

Düşünmeden konuşmanın cezası sonradan düşünmeye mahkum olmaktır.

Bu söz aslında Edward Gibbon’a atfedilmemektedir. Sıklıkla yanlış bir şekilde ona atfedilir, ancak aslında bu söz, özellikle sosyal adalet ve insan hakları konularında önemli bir rol oynayan Kanadalı yargıç Emmett Hall’a atfedilir. “Düşünmeden konuşmanın cezası sonradan düşünmeye mahkum olmaktır” ifadesi, söz konusu yargıcın, bir mahkeme davasında yaptığı bir konuşmada dile getirdiği bir felsefedir. Bu ifade, konuşurken düşünmenin önemini vurgulamakta ve yanlış sözlerin geri alınmasının zorluğunu ve sonuçlarını ifade etmektedir.

“Düşünmeden konuşmanın cezası sonradan düşünmeye mahkum olmaktır” ifadesi, söz konusu yargıcın, 1961 yılında Kanada’da bir dava sırasında yaptığı konuşmada yer almıştır. Yargıç Hall, bu ifadeyi, bir davada tanık olan bir kişinin, yalancı tanıklık yapması sonrasında yargılandığı durumu açıklarken dile getirmiştir.

Bu söz, daha sonra farklı alanlarda sıklıkla kullanılan bir atasözü haline gelmiştir. İnsanların sözlerinin ve eylemlerinin sonuçlarına dikkat etmeleri gerektiği konusunda bir uyarıdır. İnsanların düşünmeden, duygusal veya düşüncesizce konuşmalarının ya da davranmalarının, sonradan pişmanlık duymalarına neden olabileceğini ifade eder.

Bu ifade, aynı zamanda, insanların düşüncelerinin etkilerine ve sözlerinin gücüne dair bir felsefeyi de yansıtır. Konuşurken düşünmenin önemini vurgularken, insanların söyledikleri sözlerin geri alınmasının zorluğunu ve sonuçlarını da ifade eder. Bu nedenle, insanlar düşünerek, mantıklı bir şekilde hareket etmeli ve sözlerinin ve eylemlerinin sonuçlarını göz önünde bulundurmalıdırlar.

Şunlar da hoşunuza gidebilir