Gökyüzü Neden-Niçin

Gökyüzü ile Deniz Ufukta Neden Birleşmiş Gibidir?

Tepemizdeki havaya “gökyüzü” diyoruz. Aslında hava her yanımızı, denizi de, karayı da kuşatır. Ama uzaktaki her cisim gibi, deniz, bulutlar ve gökyüzü, ufukta sanki birleşmişler hissini verirler.

Gökyüzü ile Deniz Ufukta Neden Birleşmiş Gibidir?

Gökyüzünü inceleyecek olursak, yine gökyüzünden yapılmış bir yarım kürenin içinde merkez olarak bulunduğumuz hissine kapılırız. Kara, ufuk yönünde bir daire ile sınırlanmış gibidir. Merkezi de biz oluruz. Deniz kıyısında gözün taradığı alan pek bir engelle karşılaşmaz. Böylece Rayalî gökyüzü yarım küresiyle karanın kesişmesi gerçekleşmiş gibi olur: Gökyüzünün denize değdiğini, birleştiklerini zannederiz.

Gökyüzü ile deniz ufukta birleşmiş gibi göründüğünde, bu olaya atmosferik perspektif denir. Atmosferik perspektif, uzaktaki nesnelerin yakınlarındaki nesnelere göre daha soluk ve belirsiz göründüğü optik bir olaydır. Atmosferik perspektifin nedeni, havanın atmosferindeki su buharı, toz, duman ve diğer parçacıkların neden olduğu ışığın saçılmasıdır.

Gökyüzü ve deniz arasındaki birleşme, aslında gözlemcinin bakış açısından kaynaklanmaktadır. Gözlemcinin bakış açısı, gökyüzü ve deniz hattının uzaklığına göre değişir. Bir gözlemci denizin üzerinde duruyorsa, gökyüzü ve deniz arasındaki mesafe gözlemcinin olduğu yere göre daha yakındır. Bu nedenle, gökyüzü ve deniz hattı birleşmiş gibi görünür.

Atmosferik perspektif, sadece gökyüzü ve deniz arasında değil, dağlar, ormanlar ve binalar gibi diğer nesneler arasında da görülebilir. Uzak mesafedeki nesneler, atmosferik perspektif nedeniyle daha soluk ve belirsiz görünürler. Bu optik olay, resim ve sanat eserleri gibi birçok alanda kullanılan bir tekniktir.

You may also like